DeepSeek’in yeni açık kaynaklı yapay zeka modeli R1, Nvidia hisselerinde düşüşe yol açarken, tüketici uygulaması da uygulama mağazalarının zirvesine yükseldi.
Geçtiğimiz ay DeepSeek, Nvidia’nın H800 GPU’larından oluşan 2.000 birimlik bir veri merkezi kullanarak sadece iki ayda yaklaşık 5.5 milyon dolarlık bir maliyetle bir model eğittiğini açıkladı. Geçtiğimiz hafta, bu modelin performansının dünyanın en gelişmiş muhakeme yeteneğine sahip yapay zeka modellerine denk olduğunu gösteren bir makale yayımladı. Bu gelişme, Nvidia’nın yüksek maliyetli ve daha hızlı AI çiplerinin milyarlarca dolarlık veri merkezlerinde kullanıldığı sektörde büyük yankı uyandırdı.
Teknoloji dünyası, DeepSeek’in düşük maliyetli ancak yüksek performanslı bu modeli karşısında çalkalandı. Örneğin, Intel’in eski CEO’su ve şu anda mesajlaşma ve etkileşim platformu Gloo’nun başkanı olan Pat Gelsinger, sosyal medya platformu X’te bu gelişmeyi kutladı. Paylaşımında, “Teşekkürler DeepSeek ekibi” ifadesini kullanan Gelsinger, bu başarıyı teknoloji dünyasına üç temel dersi hatırlatması gerektiğini söyledi: düşük maliyetlerin yaygın benimsemeye yol açtığını, kısıtlamaların yaratıcılığı tetiklediğini ve açık kaynaklı çözümlerin kazandığını.
Gloo, OpenAI Yerine DeepSeek ile Çalışacak
Gelsinger, Intel’de dört yıl geçirdikten sonra Aralık ayında şirketten ayrılmış ve Nvidia’ya rakip olarak geliştirdiği Gaudi 3 AI çipleriyle önemli bir yol kat etmişti. Şimdi ise Gloo’da yapay zeka destekli yeni bir hizmet olan Kallm üzerinde çalışıyor. Bu hizmet, sohbet botu gibi özellikler sunacak. Ancak Gelsinger, OpenAI’nin kapalı kaynak modelini kullanmayı reddederek DeepSeek’in R1 modeline yöneldi.
Gelsinger, TechCrunch’a verdiği demeçte, “Mühendislerim şu an R1’i kullanıyor. OpenAI’nin o1 modelini yalnızca API aracılığıyla kullanabilirdik ama artık iki hafta içinde tamamen açık kaynaklı bir altyapıyla Kallm’ı sıfırdan inşa edeceğiz,” dedi. Ayrıca, DeepSeek’in maliyet avantajlarının yapay zekayı yalnızca daha yaygın değil, aynı zamanda daha kaliteli hale getireceğini vurguladı: “Daha iyi yapay zekayı her yerde görmek istiyorum. Akıllı yüzüğümde, işitme cihazımda, telefonumda ve elektrikli aracımın ses tanıma sisteminde.”
Eleştiriler ve Endişeler
DeepSeek’in başarısı sektörde coşkuyla karşılanırken, bazı çevrelerde şüphe uyandırdı. Kimileri, modelin eğitim maliyetlerinin abartılmış olabileceğini iddia ederken, diğerleri performansın belli alanlarda yetersiz kaldığını savundu. OpenAI’nin gelecek modeli o3’ün R1’i geride bırakacağına inananlar da var.
Gelsinger ise eleştirileri önemsemediğini belirtti. “Çalışmanın çoğu Çin’de yapıldı, bu yüzden tam şeffaflık mümkün değil. Ancak tüm kanıtlar, bu modelin o1’den 10-50 kat daha ucuz bir eğitim maliyetine sahip olduğunu gösteriyor,” dedi.
“Batı Dünyası için Utanç Verici Bir Hatırlatma”
DeepSeek’in Çinli bir geliştirici tarafından yaratılmış olması, veri gizliliği ve sansür gibi endişeleri gündeme getirirken, Gelsinger bu durumu da görmezden geldi. “Çin’in bize açık ekosistemlerin gücünü hatırlatması belki Batı dünyası için biraz utanç verici,” diyerek açıklamalarını tamamladı.
DeepSeek’in bu atılımı, yapay zekanın gelecekte yalnızca büyük bütçelerle değil, mühendislik yaratıcılığıyla da ilerleyebileceğini gösteriyor. Gelsinger’in dediği gibi: “Bu gerçekten heyecan verici.